Sinemaların kepenkleri tekrar açtığı, malum şartlar sebebiyle uzundur ertelenen yapımların bir bir vizyona girdiği, dolayısıyla âdeta film sağanağı yaşanan, bereketli
Adayların 8 Şubat’ta açıklanacağını, Oscar heykelciklerinin sahiplerine 27 Mart’ta teslim edileceğini hesaba kattığımızda, 94. Akademi Ödülleri için önümüzde uzun bir
Yönetmen, sanat yönetmeni, tasarımcı, akademisyen gibi farklı kimlikleriyle tanıdığımız Barış Sarhan için özel bir seneydi 2021. Kendi kısa filminden uyarladığı
Ödül sezonunun en hareketli dönemini yaşadığımız şu günlerde Amerikan bağımsız sinemasının kalelerinden olan Independent Spirit Award da (Bağımsız Ruh Ödülleri)
2021’yi nasıl hatırlayacaksınız bilemiyoruz fakat HPFA (Hollywood Yabancı Basın Birliği) tarafından 1944’ten bu yana düzenlenen ve ödül sezonunun en önemli
Sinema tarihinin en köklü yayın organları arasında kabul edilen; Fransız Yeni Dalgası’nı doğuran isimlerin yuvası olarak da bildiğimiz efsanevi Fransız
Japon sinemasının istikrarlı yeteneği Ryusuke Hamaguchi, aynı zamanda son yılların yıldızı en parlayan yönetmenlerinden. Locarno’da iki ödül kazanan Happî awâ
Senenin dikkate değer bağımsız yapımlarını değerlendirirken bir nevi ödül sezonunun açılışını yapan Gotham (nam-ı diğer IFP Bağımsız Film Ödülleri); Oscar
74. Cannes Film Festivali’ne noktayı koymamızın ardından 78. Venedik Film Festivali’nin bir Almodóvar filmiyle açılacağını öğrenmiştik ki dünyanın öteki ucundaki
Bir senelik zorunlu aranın ardından sinema dünyası gözlerini yeniden Croisette’e çevirmiş durumda: 74. Cannes Film Festivali’nin eli -nihayet!- kulağında. Bütün
Sinema dünyasının kalbinin Fransız Rivierası’ndaki küçük bir şehirde attığı, tüm sene konuşacağımız filmlerin ilk kez seyirci karşısına çıktığı, yılın o
İlhamını Haruki Murakami’nin yedi kısa öyküden oluşan antolojisi Onna no inai otokotachi’deki Doraibu mai kâ’dan alan, Japonya’nın önde gelen yönetmenlerinden